Arzava Krallığı




Arzava ilk çağda Batı Anadolu’da Göller Bölgesi’nden Ege Denizi’ne uzanan bir kuşakta kurulmuş olan bir devlettir. Doğusunda Hitit Krallığı, kuzeyinde hakkında çok az bilgi bulunan Assuva federasyonu yer almaktaydı.

    Arzava halkı Luvi kökenliydi ve Luvi dili Arzava bölgesinin belirleyici özelliğiydi. Arzava bölgesi Hitit kaynaklarında, güzey Anadolu’da bir başka bölge ve küçük devlet olan Kizuvatna (sonradan Kilikya ve Çukurova) ile birlikteLuvia olarak adlandırılmaktadır.

Tarihi
    Arzava Hitit krallığı kurulduktan kısa süre sonra Labarna (MÖ 1680-1650) tarafından Hitit krallığına bağlanmıştı. Ama devletin tamamen ortadan kaldırılmadığı ve Hititler’e bağlı olarak yaşamağa devam ettiği anlaşılmaktadır.
Arzava Krallığı gücünün doruğuna M.Ö. 15. ve 14. yüzyıllarda ulaştı. Eski krallık döneminin sonuna doğru (MÖ 14. yüzyıl) Hititler’in Anadolu’daki egemenlik sahaları iyice daralmıştı. Bu dönemde Arzava’nın bağımsızlık kazandığı anlaşılmaktadır. Hititler çeşitli iç sorunlar içersindeyken, Arzava 14. yüzyıl içinde Anadolu’nun en önemli güçlerinden biri haline geldi. Bu dönemde Tarkhundaradu adındaki Arzava kralı ile Mısır Firavunu III. Amenhotep (1386-1349) arasındaki yazışmalardan, Mısırlılar’ın da o dönemde Arzava’yı Anadolu’nun egemen gücü olarak gördükleri anlaşılmaktadır. Nitekim Mısır’da bulunan ve Mısır’ın diplomatik ilişkilerinin anlatıldığı Amarna mektuplarının 31 ve 32 cileri Arzava’ya ilişkindir.
Bu dönemde Hititler’in vasalı olan Güney Batı Ege sahilleri Attarisiyas yönetimindeki Akalar’ın saldırılarına uğruyordu. Hitit kralı II. Tuthaliya (1360-1344) bir ordu göndererek Aka saldırılarını püskürtüp, Siyanti nehri dolaylarını Maddutuvata adlı bir vasalına bıraktı. (Bu nehir büyük ihtimalle Büyük Menderes nehridir.) Tuthaliya verdiği bu desteğe karşılık, Maddutuvata’nın Arzava’yı denetlemesini istiyordu. Ancak Maddutuvata kendisine yardım için gönderilmiş Hitit ordusunu arkadan vurup, Arzava ile anlaştı. Arzava kralının kızı ile evlenip, Arzava’nın kralı oldu. Zayıflama dönemine girmiş olan Hititler de uzun süre bu bölge ile ilgilenemediler. Maddutuvata bir süre için Batı Anadolu’nun büyük bölümüne hakim oldu.
Fakat Hititler toparlandılar ve imparatorluk çağında I. Şuppiluliuma (MÖ 1344-1322) Arzava’nın gücünü kırdı. Şuppiluliuma’nın ölümü ve Hitit ülkesindeki veba salgını sayesinde Arzava bir süre daha bağımsızlığını koruyabildiyse de, yeni Hitit imparatoru II. Murşili (MÖ 1321-1295) 1320 yılında Arzava’yı yeniden Hititler’e bağladı. Hitit belgelerinde savaş sonunda Hititlerin 62 000 esir aldıkları kayda geçmiştir.
Arzava, Mira Krallığı, Hapalla (çeşitli kaynaklarda farklı transkripsiyonlar yer almaktadır) , "Seha Nehri ülkesi" (muhtemelen günümüzdeki Gediz Nehri veya Bakırçay veya her ikisi) ve Vilusa (sonradan, Truva merkezli İlion veya Troad) gibi yarı özerk yerel krallıklara bölündü. Bu krallıkların Arzava Krallığı'nın varlığı süresi boyunca da Arzava çatısı altında mevcudiyet göstermiş olmaları mümkündür.

Yıkılışı 

Deniz halklarının saldırıları Hitit ve Truva gibi Arzava’nın da sonu oldu. Kentler harabeye döndü. İnsanlar iç bölgelere kaçtılar. Zaman zaman adlarını duyuran Mira, Seha ve Hanballa adlı küçük devletlerin Arzava’nın devamı olması mümkündür. Kimi tarihçiler Hitit imparatorluğunun yıkılışından beş yüz yıl kadar sonra ortaya çıkan Lidya’nın da Arzava’nın devamı olduğu görüşündedirler.


 Wikipedia
Arzava Krallığı Arzava Krallığı Reviewed by World Arkeoloji on Şubat 29, 2016 Rating: 5

1 yorum: